KIBRIS VE STATÜKO
Kıbrıs sorunun çetrefilleşmesi ve çözülememesinin altında yatan neden tarafların çözümsüzlüğü çözüm olarak görmesi ve mevcut olan statükoyu korumak istemesi bir diğer deyişle tarafların sahip olduğu haklardan taviz vermek istememeleridir.
1571 yılının 1 Ağustosunda Kıbrıs’taki son kale Magusa Osmanlı tarafından fethedildi. 1878 yılında İngiltere’ye üs olarak verildi. 1914 yılında İngiltere adayı ilhak ettiğini ilan etti. 24 Temmuz 1923 yılında Lozanda Türkiye Kıbrıs’ın İngiltere tarafından ilhakını kabul etmiştir.
Yine 1925 yılında çok büyük ikinci bir taktik hatası daha yapıldı. Türkiye adadaki Türklerin Anadoluya göç etmesini teşvik etti. Binlerce Türk Anadolu’ya göç etti. Adadaki Türk nufusu %18’e kadar geriledi.
1960 yılında İngiltere Kıbrıs’tan üstlerine çekilmiş ve Kıbrıs devleti bağımsız olnuştur. Adadaki Türk nufusu %30 Rum nufusu %70 idi. Adadaki Türk nufusa birçok haklar verilmişti. Ancak Rumlar adada tam hakimiyet kurmak istemişlerdir. 1963 yılı ile 1974 yılında sıcak çatışmalar yaşandı. 1974 yılında Türkiye adaya müdahale etmiştir.
1974 yılında Türkiye adanın %36 lık kısmını kontrol altına aldı. Ortaya çıkan genel durum adanın çok parçalı bir duruma kavuşmasıydı. Türk tarafı, Rum tarafı ve İngiliz üstleri. İngiltere yeni durumdan memnundur ve statükonun değişmesi işine gelmemektedir. Adadaki İngiliz üstlerinin kalabilmesi için taraflar arası gerilimin yüksek derecede tutulması gerekmektedir. Yunanistanın ve Rumların Kıbrıs’ın tamamını ilhak etmek istiyor olması Kıbrıs’taki çözüm yolunu bir çıkmaz sokak haline getirmektedir.
Ada ikiye ayrılmıştır. Türkiye KKTC’ni kurmuştur. Ancak bu ülkeyi Türkiye dışında hiçbir ülke tanımamıştır. Şuan Kıbrıs’taki 200,000 Türk nufusunun 120,000’i 1974 müdahalesinden sonra adaya göç etmiştir. Ayrıca Kıbrıs’ta şuan 40,000 Türk askeri bulunmaktadır. KKTC’ne AB ve ABD tarafından ambargo uygulandığı için KKTC’nin ekonomisi Türkiye’nin yardımı ile ayakta durmaktadır.
Türkiye 1974 yılından sonra Denktaş’ı desteklemiş, Adanın kuzeyinde kalan Rum mülklerini paylaştırmıştır. KKTC hantal bir devlet yapısına sahiptir. Türkiye’ye bağlı kukla bir devlet görümündedir.
1993 yılında Vasiliu tarafından kabul edilen Gali fikirler dizisi Rauf Denktaşca Reddedildi. Bunun sonucu KKTC Avrupa Birliği Adalet Divanı eliyle Ambargo’ya maruz kaldı. Türkiye statükodan yana olmanın bedelini ağır bir biçimde ödedi.
ANNAN PLANI
Statükonun devamının büyük oranda Türkiye’nin aleyhine olması ve Türkiye’nin korku ve asimile olmak denkleminden kurtulup daha çok kendine güvenen bir yapıyı kazanması Türkiye’yi Kıbrıs’ta uzlaşmayı isteyen taraf haline getirmiştir. Annan planı Türkiye tarafından desteklenmiştir. Türk tarafı %63 oranında evet dedi. Rumlar ise %76 oranında hayır dediler. Türkiye’nin çözümden yana olmasu Türkiye’nin elini uluslararası toplum nezdinde yükseltmiştir.
Annan Planının Ayrıntıları
1- KKTC anlamda yeni devletin kurucularından kabul edilmekteydi.
2- Rumların sahip oldukları Kıbrıs Cumhuriyeti pratikte feshedilmekte ve Türklerinde eşit biçimde katılıp yönetebilecekleri yeni bir Kıbrıs kurulmaktaydı.
3- Bir Türkün birde Rum’un Cumhubaşkanı oması sağlanmaktaydı. Taslağa göre Türkiye’nin güvencesi sürmekteydi.
4- Yasama (Senato) ve yargı alanlarında Türk Yunan eşitliği vardı.
5- Türklerin zenginleşebilmesi için olanaklar sağlanıyordu.
6- Ayrı bayrağımız ve marşımız olacaktı.
7- Türkiye aleyhine Louzidou gibi davaların açılması engellenmekteydi.
Ayrıca Türkiye’nin 120,000 insanı Anodoludan getirip buraya yerleştirmesi savaş suçu olmaktan çıkartılıyor ve AB vatandaşı olma olanağı sağlanıyordu. AB üyesi Kıbrıs’ın Türkiye’nin AB üyeliğini destekleyeceği kayda geçiliyor ve Türkçe AB’nin resmi dillerinden biri oluyordu. Rumlar 1974 yılında adada tam hakimiyeti kaybetmişlerdi. Bu antlaşma bu kayıpları tescillemekteydi.
Annan planı onaylanamamıştır. Birinci olarak Kıbrıs sorunu çözmesi KKTC ekonomik olarak kendi kendi başına ayakta durabilir konuma getirecek ve Türkiye bütçesindeki ağır yük kalkacaktır. İkinci olarak AB’ye girmiş bir KKTC’nin refahı artacaktır. Üçüncü olarak Türkiye AB üyeliği aşamasında önemli avantajlar yakalıyacaktır.
Statükonun devamı kabul edilemez Çözümsüzlük asla çözüm olarak görülemez. Kıbrıs politikasında ana paydamız korku ve duygusallık olmamalı. Ana paydamız gerçekçilik düzleminde aktif bir çözüm olmalı.
Kaynaklar
1-Kıbrıs Çıkmazı Murat Metin Hakkı
2- http://en.wikipedia.org/wiki/Northern_Cyprus
3-http://en.wikipedia.org/wiki/Cyprus